Ardesen
İLÇENİN GENEL TANIMI İlçemizin 1 merkez belediyesi, 1 belde belediyesi, 17 mahalle ve 38 köyü bulunmaktadır. TARİHİ Uzun yıllar Roma ve Bizans İmparatorluğunun yönetimi altında kalan Ardeşen, daha sonra Trabzon Rum Pontus İmparatorluğunun yönetimine girmiştir. 1461 yılında Fatih Sultan Mehmet Rum Pontus İmparatorluğunu yıkınca Ardeşen bir süre özerk kalmıştır. Şemsettin Sami ve Ali Cevat'ın eserlerinde Ardeşen, Trabzon Vilayeti Sancağının Atina (Pazar) Kazasına bağlı bir kasaba biçiminde tanımlanmakta, halkın tümüyle Türk olduğu kaydedilmektedir. Daha önce Pazar İlçesinin bucak merkezi olan Ardeşen, 1 Mart 1953 tarihinde İlçe olmuştur. İlçenin Ardeşen adını alması bir rivayete göre şöyledir; Yavuz Sultan Selim Trabzon Sancak Beyi iken, Osmanlı tahtına sahip çıkmak ister ve bu amacı gerçekleştirmek için Kepa Sancak Beyi olan oğlunun yardımına gerek duyar. Yardım almak için sahil boyu bölgeden geçerken Fırtına Deresinde ağaç parçalarını görür. Bölge tamamen boş, bataklık ve çalılıktır. Çevresindekiler, kendisine bölgede kimsenin yaşamadığını söylediğinde; Yavuz Sultan Selim deredeki ağaç parçalarını göstererek " Bu belde tenha değil, bakın dere yonga taşıyor. Bu yörenin ardı şendir " yanı yüksek kesimlerde yerleşim birimleri olduğunu ifade eder. Ardışen sözcüğü zamanla halk dilinde Ardeşen olarak yerleşir. Ardeşen 1916 yılında Ruslar tarafından işgal edilmiş ve 1918 yılında ise kurtulmuştur. 10 Mart İlçenin kurtuluş günü olarak kutlanır. COĞRAFYASI İlçenin yüzölçümü 743 km² dir. Doğusunda Fındıklı, batısında Pazar, güneyinde Kaçkar Dağları ve kuzeyinde Karadeniz ile çevrilmiş olup, kıyı uzunluğu 10 km dır. Sahilden 50 km. kadar iç kısımlara uzanır. Bölgede Doğu Karadeniz Dağlarının uzantıları ve tepeleri yer alır. İlçenin akarsuları Fırtına Deresi, Dolana Çayı ve Yeniyol Deresidir. Ardeşen'in güneyinde yer alıp yükseklikleri 2000 metreden fazla olan dağların sahilden itibaren yükselmeye başlaması ve yüksek dağ eteklerinde doğarak Karadenize akan akarsuların yoğunluğu nedeniyle engebeli bir arazi yapısı hakimdir. Akarsuların denizle birleştiği dar vadi ağızları dışında, ova olarak adlandırılabilecek düzlükler yoktur. Ardeşen, güneyini kaplayan dağlar yanında, kuzey ve kuzeydoğu yönünde bulunan 3000 metre yüksekliğindeki Kafkas Dağlarının kuzey rüzgarlarından koruyucu etkileriyle kapalı bir mikroklima havzası oluşturmaktadır. Dört mevsim ılıman ve yağışlı olan iklimi subtropik olarak tanımlamak mümkündür. İlçe, uzun yıllara dayanan verilere göre, yıllık ortalama 2300 mm. yağış, %77 nispi nem ve günde ortalama 4 saat 14 dakika güneşleme süresi ile Türkiye'nin en yağışlı, en nemli ve en az güneş gören ilçelerden biridir. Karadeniz ikliminin koşulları İlçe için de geçerlidir. Kıyı kısımları ılık ve bol yağışlıdır. İç kısımlara gidildikçe iklim sertleşir. Yıllık ortalama sıcaklık 14-15 C derecedir. Sarp ve engebeli arazi yapısının ve ikliminin de etkisiyle İlçe'nin bitki örtüsü, genelde 700-2300 metre yüksekliğindeki kısımları kaplayan ormanlar oluşturmaktadır. Ormanlar İlçe arazisinin %23.74'unu kaplamaktadır. İlçe arazisinin %10.55'ini tarım alanları, %34.33'ünü çayır-mera alanları, %31.38'ini de tarım dışı alanlar oluşturmaktadır. NÜFUS
lçede ana dil Türkçe olup, nüfusun tamamı İslam dinine mensuptur. Nüfus artış hızı %4.71 dır . Genel olarak Km²'ye düşen nüfus yoğunluğu 78 kişidir. İlçe nüfusunun gelişimi nüfus sayımları itibariyle izlendiğinde, yıllık nüfus artış hızında belirgin dalgalanmalar gözlenmektedir. İlçe nüfusundaki bu dalgalanmalar, ilçe dışına göçlerin şiddetinden kaynaklanmaktadır. Ardeşen nüfusu, coğrafi koşulların sınırladığı üretim olanakları nedeniyle, Birinci Dünya Savaşı öncesi eski Sovyetler Birliğini oluşturan ülkelere, bu savaştan sonra ise diğer illere yönelen bir göç hareketini sürekli yaşamıştır. 1950'li yıllardan itibaren çay tarımı ve sanayinin ekonomik olarak yapılmaya başlanması sonucu tersine göç yaşanmıştır. SOSYAL DURUMU Çalışma Hayatı Çay tarımından önce toprakların engebeli yapısı ve yetersizliği yüzünden Ardeşen halkı denizcilik, inşaatçılık, fırıncılık gibi işlerde gerek yurt içinde gerekse yurt dışında çalışmak üzere ilçe dışına çıkmıştır. Çay tarımının ve sanayinin etkisi ile azalan gurbetçiliğin ekonomideki bir takım sıkıntılar nedeniyle hala devam ettiği söylenebilir. lk çay üretiminin yapıldığı 1938 yılından sonra, sağlanan destekle hızlı bir gelişme gösteren çay tarımı ve çay sanayi İlçe'de temel çalışma alanı olmuştur. Mayıs-Ekim döneminde mevsimlik istihdam sağlayan çay tarımında daha çok kadın nüfus çalışmaktadır. 1992 yılında yapılan bir araştırmaya göre çay tarımında çalışanların %77'sini kadınlar oluşturmaktadır. Erkek nüfus ise çay sanayi başta olmak üzere diğer alanlarda istihdam edilmektedir. İlçe'de çalışanların iş gurupları itibariyle dağılımına bakıldığında, nüfusun ağırlıklı olarak tarımsal mesleklerde istihdam edildiği görülmektedir. İlçede konut sıkıntısı olmayıp, yöre halkının %80'nin İlçe merkezinde birer konutu bulunmaktadır. Bölge insanı yaz mevsiminde köyde kış mevsiminde ise şehirdeki evlerinde oturmaktadır. Diğer ilçelere nazaran konut kirası İlçede oldukça düşüktür. Sağlık Ardeşen'de yataklı sağlık kurumu olarak bir Devlet Hastanesi bulunmaktadır. Yeni binasında hizmet veren Ardeşen Devlet Hastanesi Ekim 2000 tarihinde 50 yataklı kadro ile hizmete başlamış, yöre halkının yardımları ile hasta odaları ve servisler donatılmıştır. Hastanenin yoğunluğu nedeniyle ek poliklinik binasına acil ihtiyaç duyulmakta olup, ek poliklinik binasının Bayındırlıkça projesi çizilerek maliyeti çıkarılmış ve Sağlık Bakanlığınca yatırım programına alınmıştır. Hastane; 2 ameliyathane, 1 doğum salonu acil servis laboratuarı, röntgen ünitesi ve 2 ambulans ile hizmet vermektedir. İlçede 4 adet sağlık ocağı ve 12 adet sağlık evi bulunmaktadır. EKONOMİK DURUM Karadeniz ile denize paralel olarak uzanan dağlar arasında kalan İlçe arazisinin tarıma elverişsiz oluşu ve yağışlı iklim, Ardeşen'nin ekonomik yapısını da biçimlendirmiştir. Bu arazi yapısı nedeniyle tarımsal üretimin düşük olması, gurbetçiliğin İlçe ekonomisi içinde önemli bir yer tutması sonucunu doğurmuştur. Yöre halkı, çay üretiminin bölgeye girişinden önceki dönemlerde, önceleri yurt dışına, daha sonraları da, yurt içine geçici sürelerle çıkarak denizcilik, küçük çaplı ticaret, inşaat işçiliği, gibi işlerde çalışmıştır. Daha önceleri büyük ölçüde Gürcistan, Rusya gibi ülkelere çalışmaya giden yöre halkının, 1917 yılında bu ülkelerle olan sınırın kapanmasından sonra bu olanaklar ortadan kalkınca girdiği ekonomik sıkıntılar nedeniyle, başka bölgelere bile taşınmasından söz edilmiştir. 1920'li yıllarda yörenin sosyo-ekonomik sorunlarına çözüm bulma çalışmaları çerçevesinde başlanan çay üretme çalışmaları, 1938 yılında ilk kez el imalatı olarak üretime başlanarak sonuca ulaştırılmıştır. Çay üretiminden önce, yukarıda kısaca belirtilen olumsuz koşullar içinde İlçe ekonomisi, bu yıldan sonra çaya dayalı hızlı bir gelişme göstermiştir. İlçe'de 2'si Çay-Kur'a ait olmak üzere Akfa, Karaca, Huzur, Lider, Akdere, Armağan ve Karaoğlu adında 7 adet özel çay fabrikası bulunmaktadır. Bu fabrikalarda mevsimlik işçi çalışmakta, bazı atölye ve fabrikaların paketleme bölümünde de yıl boyu işçi çalıştırılmaktadır. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
ULAŞIM
|